• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Rasim Bolbol
Rasim Bolbol
TÜM YAZILARI

Erbakan Hoca hayatta olsa kimi falakaya yatırırdı?

29 Kasım 2018
A


Rasim Bolbol İletişim: [email protected]

Temel Karamollaoğlu, rahmetli Necmettin Erbakan’ın oğlu Fatih Erbakan’ın kurduğu yeni partiyle ilgili, niçin “Eğer Erbakan Hoca sağ olsaydı, herhalde bunları falakaya yatırırdı” dedi, hâlâ anlayabilmiş değiliz.

Aslında bu lafın (şakayla karışık da söylenmiş olsa), bir bilinçaltını dışa vurduğunu düşünmüyor değiliz. Öyle ya, sanki Karamollaoğlu, zımnen “Erbakan’ın tek siyasi mirasçısı biziz. Onun zihniyetini ancak ve ancak biz temsil edebiliriz” demeye getiriyor.

Peki hakikaten böyle mi? Karamollaoğlu’nun genel başkanlığını yaptığı Saadet Partisi, gerçekten Erbakan Hoca’nın izinde mi?

Doğrusunu söylemek gerekirse, bunu iddia etmek bir hayli zor. 

Zor, zira bugünkü Saadet Partisi, Erbakan’ı alaşağı eden 28 Şubatçı alçaklara “Erbakan Ödülü” verecek kadar aslından kopmuştur. 

Zor, çünkü bugünkü Saadet Partisi, 15 Temmuz gecesi “Türkiye’nin salası okunuyor” diyen zıpçıktıları taltif ederek “Erbakan’ın davasının salasının okunması” anlamına gelebilecek girişimlere imza atmıştır.

Evet, bugünkü Saadet Partisi yönetimi, Hoca’nın “göz teması” bile kurmayacağı ne idüğü belirsiz tiplerle “dirsek teması”na geçilmesinde bir sakınca görmemiştir. 

Ezcümle, asıl, şimdilerde “Eğer Erbakan sağ olsaydı, herhalde bunları falakaya yatırırdı” diyenler, Erbakan’ın yolundan sapmışlardır. 

Hem de öyle sapmışlardır ki, tıpkı “Başörtüsü füruattır” herzesini yumurtlayan FETÖ elebaşı gibi, “Başörtüsü İslam’ın kendisi değildir” diyebilmişlerdir.

¥

Hatırlayın ya hu, bunlar, sırf birilerine şirin görünmek için, terörle bir alakasının olmadığını iddia ettikleri Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılması hususunda adeta seferberlik ilan etmemişler miydi?

Herkese mavi boncuk dağıtıp “yalakalık” yapalım derken “falakalık” duruma düşmemişler miydi? 

Anımsayın, bugün Erbakan’ın vârisi olduğunu ileri sürenler, Türkiye’nin terör örgütü PYD ile temasa geçip diyalog kurmasının şart olduğunu söyleyebilecek kadar ileri gitmemişler miydi? 

Diyeceğimiz o ki, SP’nin bugünkü yönetimi, “Kürdistan” kelimesine “Temel’de bir itirazlarının olmadığını” dillendirerek, Erbakan’ın o meşhur “Hadi oradan! Hadi oradan” çıkışını fazlasıyla hak etmiştir.

Şimdi siz söyleyin Allah aşkına: Eğer Erbakan sağ olsaydı, bunları ne  yapardı? Falakaya mı yatırırdı, salamuraya mı, yoksa çamaşır suyuna mı?

¥

AK PARTİLİLER 

HÜDA PAR KARARINA

NİÇİN SESSİZ?

Yargıtay’ın, HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcılarından Sait Şahin, M. Bahattin Temel ve HÜDA PAR’ın 26. dönem milletvekili adaylarından Fikret Gültekin’in 6’şar yıl 3’er aylık hapis cezalarını onaması tek kelimeyle skandaldır.

Öyle gözüküyor ki, bu karar, zaten bir hayli örselenen adalete güven duygusunu da derinden yaralayacaktır. Zira mezkur kararın hiçbir hukuki dayanağı bulunmamaktadır. Çünkü, söz konusu dava, FETÖ komplosu sonucu açılmış bir davadır. Mahut davanın emniyetçisinden hakim-savcısına kadar neredeyse tamamının ismi FETÖ yargılamalarında geçmektedir. Üstelik bu kumpasçıların kimisi tutuklanmış, kimisi de meslekten ihraç edilmiştir. 

İşte Yargıtay, hâkim-savcı cübbesi giyen, polis üniformasını sırtına geçiren “FETÖ militanları”nın türlü kumpaslarla ürettiği dosyayı dikkate alarak HÜDA-PAR’lılara terörist damgası vurmuştur.

İşin daha da vahim tarafı, Yargıtay’ın bu kararına iktidar partisi cephesinden hiçbir itiraz gelmemesidir. 

Rektörlerin, ifade hürriyeti kapsamında değerlendirilebilecek sözlerine bile (öteki mahalleye şirin görünmek için olsa gerek) anında karşı çıkan kimi AK Partililer, HÜDA PAR’lıların mahkumiyeti karşısında adeta dut yemiş bülbüle dönmüşlerdir. Yargıdan kendi aleyhlerine bir karar çıktığında nasırlarına basılmışçasına hemen ayağa fırlayanlar, şimdilerde lâl-ü ebkem kesilmişlerdir.

Ne diyelim, biz unutsak, arşiv bugünleri unutmaz... 

Yargıtay’ın bu skandal kararının yanında, AK Partililerin “zulme rıza göstermek” olarak nitelendirilebilecek ölüm sessizliğini de bir kenara not ediyoruz. 

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23