• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Sabri Şahsuvar
Sabri Şahsuvar
TÜM YAZILARI

Türkiye’nin Vesayet Karnesi ve 28 Şubat

28 Şubat 2017
A


Sabri Şahsuvar İletişim: [email protected]

Değerli okuyucularımız; Öncelikle pazar günü gerçekleştirmiş olduğumuz “Vesayet Karnesi Ve Darbelere Karşı Bağışıklık” adlı panelimizin güzel bir katılımla gerçekleştiğini ifade ederek merakı olan okuyucularımızın merakını bir nebze gidermek isterim.

“Darbe” kelimesinin kökeninin “darp”a dayandığını düşündüğümüzde; Türkiye tarihinin aslında birçok darba tanıklık ettiğini görüyoruz. 

Öncelikle 27 Mayıs’ın kara bir leke olarak tarihimizin kirli sayfalarında yer aldığının altını çizmemiz gerekiyor. Başbakanın ve bakanların darağacına gönderildiği ve nice canların kıyıldığı Türkiye’nin “Vesayet Karnesi ve Sicili” bozuk bir yapıya maruz bırakılmıştır. 

Bu aziz millet; 12 Mart sürecinde küresel sermayenin esiri olmuş siyasiler ve askeri cunta tarafından bedeli çok ağır faturalar ödemeye mahkûm edilmiştir. Dahası, gençler arasında ayrışma ve ötekileştirme tohumlarının atıldığı ve bölücülüğün aşılandığı gerçek bir kara sayfa olarak tarihe geçtiğini de söylemek gerekir.

Kana doymak bilmeyen 12 Eylül cunta manyaklarını unutmadık, unutturmayacağız! “Biz hem sağdan hem soldan astık” diyerek geri zekâlı bir mantıkla bu milleti teselli etmeye çalışan dönemin askeri cuntasının kendilerini meşru olarak göstermeleri de farklı boyutlarda bir arsızlıktır. En acısı da bu satılık NATO karargâh köpekleri kendi milletine çok anlamsız gerekçelerle ihanet edebiliyorlar. Bu ihanetçilerin ateşi bol olsun!

Yakın tarihimizin “1000 yıl konuşulacak kudretli paşalarını” da unutmadık. Bugünün bende/bizde çok özel bir yeri var. Alçakların saf tutuğu ve haysiyetsizlerin ellerini ovuşturduğu bir dönemdir 28 Şubat! Milletin iradesinin ipotek altına alındığı dönemdir 28 Şubat! Mazlumlara zulmeden, kazanılmış hakları gasp edendir 28 Şubat! Bu vatanı alçakça birilerine peşkeş çekmektir 28 Şubat! Milletin din ve vicdan hürriyetini kısıtlayan, millete saygısı olmayan süreçtir 28 Şubat! Açıkçası onun bunu uşağı olmuş, “peygamber ocağında” gizlenmiş şer odakların esiri olmuş, kendini kadeh masalarında pazarlamış haçlı zihniyetinin ve Lawrence’ın satılık köpeğidir 28 Şubat’ı uygulayan ve uygulatan hainler! Yalnızca başörtüsüne destek verdiğim için şiddete maruz kalmış birisi olarak, bunca hakkı ve hukuku gasp edenlere ne gözle bakacağınızı sormak istiyorum. Bunu da bizleri acıtan konu olarak kolay kolay hafızalardan silinmeyecek bir konu olarak buraya bırakıyorum. Dilerim Allah katında yaptıklarınızla muamele olun inşallah!

Saymakla bitmiyor ki… Cumhurbaşkanlığı seçimi garabeti unutulmadı. 367 olayı aklımıza geldikçe sinir refleksimiz devreye giriyor. Eh, Sabih Kanadoğlu denilen ucube görüntülüler var ya, hani beyaz yakalılar, bunlar bu ülkenin sahibi(!). Gördüğüm üzere bunların tamamı birer sipariştir desem abartılı olmaz sanırım. Bu NATO karargâh uzantıları ne zaman güzel bir şey olmaya başlasa hemen karanlık eller tarafından devreye alınıyor ve dahası beyaz azınlık, şahin azınlık, derin devlet vs. devreye giriyor. Yahu ne kadar zibidi tayfası varsa ülkemizde mevcut, ne diyelim!

 Gelelim milli birlik ve dayanışma gününe, 15 Temmuz tarihine. 1960 yılından beri her 10 yılda bir darbe, muhtıra, cunta bildirisi… Ancak 15 Temmuz’un bir milat olarak tarihimize altın harflerle yazılmasının nedeni lider, önder bir cumhurbaşkanımız olması ve onun dilinden bir millet olmasıdır. Yüzlerce şehit ve binlerce gazi… Allah her birinden ayrı ayrı razı olsun inşallah. 15 Temmuz milli birlik ruhu 1960 yılında olmuş olsaydı sanırım bugün çok daha farklı yerlerde olacaktık ve hiçbir askeri cunta hareketi gerçekleştirilemeyecek veya cesaret edilemeyecekti. Diyeceğim odur ki; bir milletin güçlü yapısı tarihinde gizlidir ve zaman gelecek, lanetli insanlar içimizden teker teker temizlenecek, yüzleri kararacaktır.

“Evet” kampanyasının yürütülmeye başlandığı şu dönemde birilerinin yine zıplamaya başladığını, dahası asker/karargâh rahatsız deme cesaretinde bulunduğunu görüyoruz. Bu yazıyı yayınlayan kurumun kime ait olduğu, geçen her karanlık günde nasıl davrandıklarını, nasıl bir misyon üstlendiklerini biliyoruz. İşin daha tuhaf yanıysa bu cümleleri asker ağzıyla yazmalarıdır. Bizi üzense şehitlerimize, gazilerimize yapılan haksızlık ve saygısızlıktır. Bazı general ve subayların haddini aştığını söylemek gerek. Ek olarak genelkurmay başkanının tatmin edici bir açıklama yapmadığını görmekteyiz. Bu durumda “acabalara” sürüklenmemiz engellenemez bir hal alıyor. Unutulmamalıdır ki, bu millet her türlü karanlık odakları alt edecek yapıya ve kudrete sahiptir.

26 Şubat Pazar günü Üsküdar Üniversitesi’nin, ASSAM düşünce kuruluşunun ve BİNGEP’in düzenlediği “Türkiye’nin Vesayet Karnesi” konulu panel güzel bir atmosfer içerisinde gerçekleşti. Benim de panel başkanlığını yürüttüğüm oturum birçok siyasi parti temsilcisi, mülkiye amirlerinin, akademisyenlerin ve aydın yazarların katılımıyla sağlandı. Bu arada; Bingöl’ün tarihinde halkın darbelere karşı duruşu özel bir anlam olarak da ifade edildi. Bir daha darbelerin yaşanmaması için önemli konuşmalar yapıldı. Katılım sağlayan AK Parti Genel Bşk. Yrd. Dr. Cevdet Yılmaz’a, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı emekli General Adnan Tanrıverdi’ye, Bingöl Valisi Yavuz Selim Köşger’e, Üsküdar Üniversitesi rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan’a, Bingöl Belediye Bşk. Yücel Burakgazi’ye, Bingöl Üniversitesi rektörü Prof. Dr. İbrahim Çapak’a, Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen’e, Adalar Kaymakamı Hikmet Dengeşik’e, Bingöl AK Parti İl Bşk. Yılmaz Seven’e ve katılım sağlayan diğer sivil toplum kuruluşlarına, STK’lara, iştirak eden her konuğumuza ayrı ayrı şükranlarımı iletiyor, saygılarımı sunuyorum. 

Türkiye tarihinin bir daha kanlı günlere boyanmaması için, bir daha 28 Şubatların yaşanmaması için bu gibi organizasyonlar sıkça gerçekleştirilmelidir. BİNGEP ailesi olarak daima milli iradenin yanında yer alacağımızı şimdiden bildirir, saygılarımızı sunarız.

Ülkemin Aziz Milletine Selam Olsun, Dua ile Kalın...

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23