• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Yavuz Bahadıroğlu
Yavuz Bahadıroğlu
TÜM YAZILARI

Gönül vazolarını kırmamalı!

23 Ocak 2015
A


Yavuz Bahadıroğlu İletişim: [email protected]

Bilgisayarıma öfkeli bir mail geldi. İyi niyetine inanmak istediğim bir gencimiz, özet olarak şöyle diyor: 

“Müslüman zenginlerle aydınlar bir araya gelin. Çok güçlü bir gazete ile dergiler çıkarın. Televizyonlar, radyolar kurun. Bu yayın organları, yine Müslüman zenginler tarafından oluşturulacak dünya çapında ajanslar tarafından beslensinler. Böylece Türkiye’nin en mükemmel gazetesi, radyosu ve televizyonu vücut bulur. Gazete milyonlarca satar, televizyon milyonlara ulaşır ve etkili olur…” 

Bir de not koymuş: “Para sorunu olmayacağı için, gazete ve dergiler üniversite öğrencilerine ya büsbütün bedavaya dağıtılır ya da çok ucuza satılır.”

Mailin bundan sonrası itham, veryansın ve saldırıyla sürüyor! Genç adama göre, böyle büyük oluşumları biz yetişkinler (ihtiyar muhterisler) engelliyoruz! Çünkü bir birimizi kıskanıyoruz! “Küçük olsun benim olsun” havasındayız.

Oysa her şey ne kadar kolay! Alt tarafı tüm dindar zenginleri bir araya getiriyorsunuz, ardından tüm dindar aydınları bir araya getiriyorsunuz, ardından tüm yazar ve çizerleri bir araya getiriyorsunuz, ardından dünyanın dört bir yanına dağılmış İsrail güdümlü Amerikan ajanslarına meydan okuyacak büyüklükte haber ağları kuruyor, her yere muhabirlerinizi gönderiyorsunuz.

Şıpın işi: “Göz açıp kapayana” kadar gerçekleşir!..

Bu kadar kolay bir iş neden acaba dindar Müslüman düşünürlerin aklına gelmemiş!.. 

Aklınla bin yaşa e mi genç kardeşim! Asırlardır bulunamayan formülü kolayca buldunuz!

İş, Müslüman zenginler trilyonlarını bu işe koymalarına, Müslüman aydınların tüm emeklerini bu iş için birleştirmelerine, Müslüman yazarlarla çizerlerin tüm işlerini bırakıp oluşuma kayıtsız-şartsız destek vermelerine geldi.

“Akıllı Müslüman” genç kardeş: Hadi bunu da yapıver bir zahmet!..

Ayrı cemaatten, ayrı tarikattan, ayrı siyasetten Müslüman zenginleri bir araya getirip tek amaçta buluştur…

Öyle bir buluştur ki, kimsede farklı düşünce, değişik görüş, başka türlü bakış kalmasın! Herkes aynı inansın, aynı düşünsün, aynı yaşasın, yani herkes aynı tarafa baksın, birbirlerinden “farksız” hale gelsinler!

Bunca “Müslüman münevver” bunu nasıl düşünemedik yahu!

Genç kardeş! “Akla ilk gelen fikir genelde en iyi fikir değildir”; “Bu mümkün müdür?” konusuna da biraz kafa patlatsan nasıl olur?

Bendeniz daha ortaokul sıralarında bunları düşünürdüm. Milletin her ferdi yüzer lira verecek, toplanan para ile büyük bir gazete çıkarılacak, son derece etkili bir yayın politikasıyla ülkenin Müslümanlaşmasını, olayların doğru değerlendirmesini sağlayacaktı.

Liseye geldiğimde bunun bir “ütopya” olarak kalacağını fark edip terk ettim! Çünkü her Müslüman ayrı telden çalıyordu. Bu da son derece normaldi, çünkü herkes “farklı insan”dı. Zaten Allah da hepimizi farklı farklı yaratmıştı.

O gün bugündür “Ben ne yapabilirim?” diye sordum her daim, “elimden ne gelir?”…

Ve elimden geleni yapmaya çalıştım.

Etkili birkaç isme atılacak iki twit birkaç maille, hiçbir şey hallolmaz…

Her Müslüman birey, “Elimden ne gelir?” diye sormalı ve üzerine düşenin en iyisini yapmaya çalışmalı…

Ütopik düşüncelerle de gönül kırmamaya çalışmalı.

Yarınki yazımda, ütopik düşüncelerle kırdığım “Çin Vazosu”nu anlatayım size.

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23