• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Yavuz Bahadıroğlu
Yavuz Bahadıroğlu
TÜM YAZILARI

“Oylarınızı aklınızla, vicdanınızla kullanın!”

20 Haziran 2018
A


Yavuz Bahadıroğlu İletişim: [email protected]

Başlığa çıkardığım tavsiye Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na aittir ve son derece doğru bir tavsiyedir. Bu tavsiyeye uyacağız: Oylarımızı aklımızla vicdanımıza ilaveten şuurumuz ve hafızamızla kullanacağız!

Şimdi gelin, hafıza tazeleyelim: CHP iktidarı döneminde “devlet zulmü” vardı. Millet aç-bîilaç yaşardı. “Ezan-ı Muhammedî” yasaktı. Elif-ba yasaktı: Camiler sık sık basılır, elif-ba öğretmeye çalışan hocalar tartaklanırdı. “Mızraklı ilmihal” dahi yasaklanmıştı: Dindar sebzeciler,sebze küfelerinin altına saklayarak muhtaçlara ulaştırırlardı…

İmam hatip yoktu, İlahiyat yoktu, Kur’an kursu yoktu: Çünkü CHP iktidarı nesillerin din-imanla bağını koparmak istiyordu.

Bu gerçek, “Sebilürreşad” (Cumhuriyet döneminin en uzun ömürlü dergisi) isimli “dindarane” bir mecmua çıkaran rahmetli Eşref Edib’e, Matbuat Umum Müdürlüğü’nden (Basın Yayın Genel Müdürlüğü)  gönderilen 17 Mayıs 1942 tarih ve 658 sayılı resmi yazıda da ifade ediliyor:

“Her ne şekil ve surette olursa olsun, memleket dâhilinde dinî neşriyat yapılarak dini bir atmosfer yaratılmasına ve gençlik için dini bir zihniyet fideliği vücuda getirilmesine taraftar değiliz.” (Kara Kitap, Eşref Edib, Sebilürreşad Neşriyat Bürosu)…

“Gençlik için dini bir zihniyet fideliği vücuda getirilmesine taraftar değiliz” cümlesi bile CHP iktidarının nasıl bir gençlik istediğini tereddüde mahal vermeyecek şekilde ifşa ediyor.

Kesinlikle İslâm’la yürek bağlarını tümden koparmış bir nesil isteniyor. Zaten bunun altyapısı ders kitaplarında hazırlanmış, Kur’an “beşer kelâmı” olarak sunulmuş, Kâbe ve Hacer-ül Esved ise “efsane” olarak aşağılanmıştır.

Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti’nin “uzman”larına yazdırılıp Maarif Vekilliği Neşriyat Müdürlüğü’nün 83-5878 sayılı ve 19.7.1941 tarihli emriyle basılmış “Lise II” isimli ders kitabının “Kur’an Nedir?” başlıklı bölümü şöyle:

“Muhammed’in koyduğu esasların toplu olduğu kitaba Kur’ân denir... İslâm ananesinde bu ayetlerin Muhammed’e Cebrail adında bir melek vasıtasıyla Allah tarafından vahiy, yâni ilham edildiği kabul olunur.”

Görüldüğü gibi bu ifadelerle açıkça “vahiy” inkâr edilmektedir. Yani İslâm’ın temeli tahrip edilmektedir. Bir anlamda Allah’ın da “inkâr”ı söz konusudur.

Ayrıca aynı kitapta ne Peygamber Efendimiz, ne ashab hakkında hiçbir hürmet ifâdesine yer verilmemiştir. Hatta 93. sayfada, Ezvac-ı Tahirattan (Efendimiz’in pâk zevcelerinden) “Muhammed ile karıları” şeklinde bahsedilmektedir.

Neyse, aradan zaman geçiyor, Eşref Edib Bey, gazetesinde yine dini yayınlara yer vermeye başlıyor. Derken, 24 Temmuz 1945 tarihinde, “Matbuat Umum Müdürü Namına İzzettin Tuğrul Nişbay” imzalı bir tamim daha geliyor: 

“Gazetelerin son günlerdeki neşriyatı arasında dinden bahis bazı yazı, mütalâa, ima ve temennilere rastlanmaktadır. Bundan sonra din mevzuu üzerinde gerek tarihi, gerek temsili ve gerekse mütalaa kabilinden olan her türlü makale, bend, fıkra ve tefrikanın neşrinden tevakki edilmesi (kaçınılması) ve başlamış bu kabil tefrikaların en geç on gün içinde nihayetlendirilmesi ehemmiyetle rica olunur.” (a.g.e)… 

Öte yandan, CHP’nin etkili ve yetkili milletvekillerinden (Tokat) Refik Ahmed, yarı resmi Uyanış Dergisi’ndeki makalesinde, “Allah’ı da sultanla birlikte tahtından indirdik, bizim mabetlerimiz fabrikalardır” diyerek caminin yerine fabrikayı koyuyor.

Edirne Milletvekili Mehmet Şeref Aykut ise, “İlkelerimiz... Yaşamak dinini aşılayan ve bütün prensipleri ekonomik temeller üzerine kuran bir dindir” diyerek, “Kamalizm” (1936-İstanbul, Muallim Ahmet Halit Kitabevi) ismiyle yeni bir “inanç sistemi” icat ettiğini açıklıyor: “Kamalizm… yaşamak dinini aşılayan ve bütün prensiplerini ekonomik temeller üzerine kuran bir dindir.”

Yaşar Nabi deyeni inanç sistemine “yeni minare” ile “yeni ezan” uyduruyor: “Motorların şarkısı olsun yeni bestemiz/ Yeni din ezanları, minareler yerine/ Bulutlara püsküren bacalarda okunsun!” 

Sonrasında “Türk’ün Yeni Amentüsü” ve “Atatürk Mevlidi” yayınlanıyor.

Hafızamız bunları hatırlatırken, aklımız bu partiye ve bu partinin müttefiklerine oy vermememizi emrediyor. Şuurumuz ise bu partinin değişmediğini, asla değişmeyeceğini söylüyor!

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23