AKİT MENÜ

Medya

"Hadi oradan... Hasta, tedavilik tipler bunlar"

Akşam gazetesi yazarı Emin Pazarcı, bir seçimden daha mağlup ayrılan muhaliflerin içinde bulunduğu hali çok güzel bir şekilde özetledi.

2023-05-31 14:35:51

Akşam gazetesi yazarı Emin Pazarcı, bir seçimden daha mağlup ayrılan muhaliflerin içinde bulunduğu hali çok güzel bir şekilde özetledi. 

"İçlerinden hiçbiri 'Yine kaybettik, yine adam kazandı. Olmuyor işte, kendimize çeki-düzen vermemiz lazım' demiyor. Normal, seçim öncesi de 'Erdoğan kazanırsa, bankalardan para bile çekemeyeceğiz' diyen bir kitlenin mensupları bunlar" ifadelerini kullanan Pazarcı, şunları kaydetti:

"Hasta, tedavilik tipler bunlar. Muhabir mikrofon uzatmış, kadın konuşuyor: Seçim sonuçları çok kötü olmuş! Gezemeyeceklermiş artık, kadınlar sokağa bile çıkamayacak, oy kullanamayacakmış!..

O konuştukça muhabir veriyor gazı. Kadın da iyice coşuyor, sallayıp duruyor...

"Sen kimsin, kadın müsveddesi mi? 20 yıldır sokakta gezen sen değil misin?" diye soracak hali yok elbette. Normal değil çünkü, çirkefleşip saldırma ihtimali bile var.

Bir başkası "Arap Cumhuriyeti oldu burası" diyor. Seçim sonuçlarını, Türk vatandaşlığına geçip oy kullanan Suriyelilerin belirlediğini iddia ediyor. "Kaç kişi bunlar?" desen, verecek cevabı yok. Cahil, Türkiye'deki Rus gelinlerin sayısının onlardan çok daha fazla olduğunu bilmiyor. Bilse belki de " Türkiye Rus işgali altında" diye bağıracak.

Neler var, neler...

Hiçbir bahane bulamayan, "Adil olmadı bu seçimler" söylemini tekrarlayıp duruyor.

İçlerinden hiçbiri "Yine kaybettik, yine adam kazandı. Olmuyor işte, kendimize çeki-düzen vermemiz lazım" demiyor. Normal, seçim öncesi de "Erdoğan kazanırsa, bankalardan para bile çekemeyeceğiz" diyen bir kitlenin mensupları bunlar.

En akıllısı, yol arkadaşlarının "Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyetle hesaplaşacağız" dediğini unutup, "Atatürkçüler kaybetti" diye sosyal medyada küfürler savurabiliyor.

"Ölün, geberin" ifadeleri ile saldıran, hatta çok daha çirkin ifadeler kullananlar bile var aralarında. Bu köşeyi kirletmemek için hiç girmeyelim oraya.

Uzun uzun tartışmanın anlamı yok bunlarla. Anlatamazsınız, ikna edemezsiniz, sonuç alamazsınız. O şekilde programlanmışlar çünkü. Çirkefleşme ihtimalleri yüksek. Çok örnekleri ile karşılaştık. O yüzden, "hadi oradan" deyip geçmek lazım.

***

Değişim isteyenler bunlar. Hatta "Ne pahasına olursa olsun" değişim diyenler. Değiştirmeden rahat edemeyecekler. "Değişim" diye diye bu dünyadan göçüp gidecekler.

İdolleri de Kemal Kılıçdaroğlu. Sayısını hatırlayamadığımız kadar seçim kaybetmiş. Ama değişmemekte ısrar ediyor. Kameraların karşısına geçip, "Mücadeleye devam edeceğim" diyor.

Şimdi hakkını teslim edelim, "değişim" fikrine çok da uzak değil. Ancak bu kavramı farklı yorumluyor. Kemal Bey "değişimi" sürekli olarak farklı fikirler, farklı kişilikler ve farklı suretlere bürünmek olarak görüyor.

Olmuyor tabi, bu defa da inandırıcılık sorunu ortaya çıkıyor. Kılıçdaroğlu, hem kendisi patinaj yapıyor, hem de kendine ümit bağlayan kitleyi sürekli olarak hayal kırklığına uğratıyor.

Ama O son derece kararlı.

Ne yapmalı o zaman? Seçmen değişmeli. Gerekirse siyaset alabildiğine kirletilmeli. İllüzyon gösterileri yapılmalı. Algı oyunları devreye sokulmalı. Yurdun dört bir yanına çadır tiyatroları kurulmalı.

Yapıldı mı bu, yapıldı.

Ama yine olmadı, yine başarılamadı, yine sonuç alınamadı. Buna rağmen, Kemal Bey ısrarlı, "Devam edeceğim" diyor, vazgeçmek niyetinde değil.

İşte yukarıda saydığım tipler, bu siyaset anlayışının ürünü. Mazur görmek lazım, çok da kızmamak gerekir onlara. Yıllardır aynı sakızı çiğniyorlar, temcit pilavı gibi tekrarlıyorlar.

At gözlüklerini takmış gidiyorlar. "Sirke baldan tatlıdır" diyorlar!"

 

Yorumlara Git

Sözcü’yü dansöze çevirdiler! Instagram’ın borazanı olursan böyle rezil olursun

Türkiye tarihinde böylesi olmamıştı! Selçuk Bayraktar müthiş rakamı verdi

Kamala Harris ABD'yi karıştırdı! "Çekinmem vururum"

Ajanslar son dakika geçiyor! İsrail vuruldu

Cihat Yaycı Paşa uyarıyor! Yunanistan şimdi de Gökçeada'ya göz dikti!