İçinde bol bol C vitamini ve demir olan kuru dutu yazın ve kışın tüketebilirsiniz. Ayrıca sade yediğinizde bile müthiş antioksidan kaynağına sahip olan dut kurusu yoğurtla birlikte karıştırıldığında ise tatlı ihtiyacınızı karşılayabiliyorsunuz.

Kuru dut ve yoğurdu nasıl ve ne zaman tüketmeniz gerektiğini sizler için hazırladık.

6- Antioksidan Deposu!

Dutun sadece meyvesi değil sapı ve yaprağıda antioksidan açısından zengindir. Antioksidanlar mikropların rahatça dolaşmasının önüne geçer. Ayrıca dut meyvesinin içinde Resveratrol antioksidanı var ve bu antioksidan uzun yıllar yaşamayı ve yaşlanmayı geciktiriyor.

5- Bağışıklık Sistemini Güçlendiriyor

Vücudumuzda bulunan beyaz kan hücreleri hastalıklara karşı sürekli savaşırlar.Bu beyaz kan hücrelerinin ölmesinde en önemli faktör duttur ve içinde iyileştirmeye yardımcı olan alkoidler bulunur. Bu sayede hastalıklardan korur ve bağışıklık sistemini güçlendirir.

4- Kansere Karşı Kalkandır

Kuru dut çin tıbbında da kansere karşı sağlıklı bir besin olarak kullanılmıştır. Yapılan çalışmaların doğru sonuçlandığı görülmüştür. Sağlıklı bir yaşam için ise her gün bir avuç kuru dut tüketmelisiniz.

3- Kan Şekerini Dengeler

İçinde bulunan DNJ maddesi kan şekerini koruyor.Yapılan araştırmalar sonucu kan şekerini ise dengeliyor. Ayrıca diyabet hastalarının porsiyonuna dikkat ederek tüketmesi gerekir.

2- Bağırsakları Çalıştırır

Kuru dut lifli yapısı sayesinde bağırsakların düzenli çalışmasına yardımcı oluyor. Ayrıca kalp sağlığını düzenliyor ve kolesterolü dengede tutuyor.

1-Tatlı Krizleri İçin En Sıhhatli Çözüm

Tatlı krizleriniz başladığı zaman yağsız yoğurt ve kuru dutu karıştırın. Tatlı kriziniz kesilecektir. İstediğinizde sabahları kahvaltı yaparken yada öğlen yemeğinde veya diyet yaparken de tatlı niyetine tüketebilirsiniz.

Taze yoğurt ile yapmak isteyenler için bonus tarif vereceğiz! Yoğurdu tazecik tutmak için bunu yapın! Kokusu da tadı da aynı kalıyor, hiç bozulmuyor!

Hem sağlıklı hem de lezzetli olduğu için tüketilen yoğurt, kısa süre içerisinde ekşimeye başlayabilir. Ancak doğru yöntemi sayesinde uzun süre taze kalmasını sağlayabilirsiniz. İşte yöntemi. Sağlıklı olmasının yanı sıra birçok yemeğin yanına yakışan yoğurt lezzetli bir yiyecektir. Birçok alternatifle değerlendirebileceğiniz yoğurdun kısa sürede bozulmaması için bu yöntemi uygulayabilirsiniz. Bozuk yoğurt nasıl anlaşılır?

Bozuk yoğurdun en belirgin özelliği kokusudur. Taze yoğurt hafif ekşimsi ve ferahlatıcı bir kokuya sahiptir. Ancak bozulmuş yoğurt, bu taze koku yerine rahatsız edici ve ağır bir koku yayabilir. Ayrıca normal yoğurda göre daha sıvı bir yapıya sahip olabilir. Rengi de bozulup bozulmadığını anlamak için önemli bir işaret olabilir. Genellikle sarımsı, gri veya yeşilimsi bir renk alabilir. Bu renk değişikliği, yoğurdun içerisindeki mikroorganizmaların üremesi ve yoğurdun yapısını bozmasından kaynaklanır. Bozulmuş yoğurdun tadı genellikle keskin, acı veya aşırı ekşi olabilir. Özellikle yoğurdun tadı ağzınızda bir yanma hissi bırakıyorsa, bu yoğurdun tüketilmemesi gerektiğini gösterir. Bazı yoğurtların üzerinde ise küflenmeleri görebilmek mümkündür. Yoğurdun bozulduğunu gösteren bu işaretlere dikkat ederek, hem sağlığınızı koruyabilir hem de yiyecek israfını azaltabilirsiniz. Bozuk yoğurt tüketmek ciddi mide rahatsızlıklarına yol açabilir. Bu nedenle yoğurdu tüketmeden önce dikkatli bir şekilde inceleyin.

Yoğurdun kısa sürede ekşimesi saklama koşulları ile ilgili olabilir. Uzun süre taze kalacağı düşünülse de sıcak havalarda hemen bozulmaya başlayabilir. Bu nedenle doğru saklama tekniklerini bilmek işinizi kolaylaştıracaktır.

Yoğurt, açıldıktan kısa bir süre sonra tüketilmelidir. Ancak arta kalan yoğurdu saklamak istiyorsanız diğer gıdalarla karıştırmadan saklamalısınız. Bu durum bozulma süresini hızlandırabilir.