AKİT MENÜ

Gündem

Ekrem'de söylem var eylem yok

İstanbul’un sorunları için sürekli eylem planı açıklayan fakat bunu söylemde bırakan CHP’li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul’un can güvenliğini tehdit eden tabut evlerle ilgili bir eylem planı daha açıkladı. 6 bin 900 evi dönüştüreceğini açıklayan İmamoğlu’ndan yine göz boyamaya yönelik hamle geldi. Ekrem İmamoğlu’nun icraat değil algı ve makyaj belediyeciliği yaptığını belirten Gazeteci Yazar Cengiz Alçayır, “Megakent İstanbul her gün aksıyor. Kentin neresine bakarsanız bakın Ekrem İmamoğlu iş bilmezliği, acizliği ortaya çıkıyor. İmamoğlu kenti dönüştürmüyor adeta kentle dövüşüyor” diye konuştu.

Sebahattin Ayan  İstanbul

Megakent İstanbul’da çok riskli binalarla ilgili tartışma Küçükçekmece Sefaköy’de bir binanın durduk yere yıkılması ve Bahçelievler’de iki binada kat çökmelerinin yaşanması ile yeniden alevlendi. Şehrin sorunları için sürekli eylem planı açıklayan fakat bunu söylemde bırakan CHP’li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, kentin can güvenliğini tehdit eden tabut evlerle ilgili bir eylem planı daha açıkladı. Sözde 6 bin 900 evi dönüştüreceğini gerçekte ise 6 yılda deprem bütçesiyle reklam bütçesini eşitleyen, geçmişte yılda beş bin konut inşa eden Kiptaş ile 6 yılda sadece 5 bin konut yapan İmamoğlu’nun yine göz boyamaya yönelik hamle olarak yorumlandı.

Dönüşüm boyunu aşar

CHP’li yönetiminin vurdumduymazlığını değerlendiren Gazeteci Yazar Cengiz Alçayır, şunları söyledi: “İmamoğlu’nun bir iş yapacağından falan değil. O bunu İstanbul’u çenesiyle insanları kandıra kandıra göndertiyor işte. Twitter Belediye Başkanı dedikleri zaman aslında ona hiç kimse bir aşağılama falan yapmıyor. Gerçeği söylüyor tespit yapıyor. İmamoğlu budur. Beş bu altıncı yıla girdi. Hâlâ İstanbul’u, İBB’yi sosyal medya üzerinden etrafında gezdirdiği böyle yandaş fondaş Roma girişine götürdüğü o seyahatte o nedense ona bir daha ekleyip de abartılacak gazetecilerin etrafında dönüp öyle algı üretmeye çalışıyor. Algı makyaj belediyeciliği. Bu adam çalışmaz kardeşim. Bu adamda görev anlayışı yok. En büyük şansı kutuplaşmanın olduğu bir ülkede hasbelkader bir aday olarak temsilci olarak gösterilip orayı temsil ediyor olmuş olması. Bunun en kötü yanı da ondan yola çıkarak arkasındaki kitleye baktığın zaman da sanki ülkede yüzde 50 bir şeylik varmış gibi bir sorun varmış gibi gözüküyor. Ya da bir niteliksizlik varmış gibi gözüküyor böyle.

Tembel başkanın teki

İmamoğlu, iş yapmayan, çalışmayan, memlekete faydası dokunmayan, hayrı dokunmayan kamu koltuğunu boşu boşuna işgal eden birisi. Yani oralar şimdi işgal edilmiş gibi. Eğer İBB’de iş yapılmıyorsa, İstanbul’un lehine bir şey üretilmiyorsa, bir kentin geleceği için önemli projeler hazırlanmıyorsa orada belediye başkanı olmanın bir mantığı yok. Artık kişisel bir koltuk haline gelmiştir. Bir kenti bir kuyumu temsilden ziyade bir kişinin özel konforlu keyifli alanı hale gelmiştir. Ekrem İmamoğlu belediye başkancılığı oynuyor kendi kafasına göre. Yani İstanbul gibi çok önemli bir kentin belediye başkanı olmasının sürüyor. Bu keyifte şey kişisel bir keyif. Bu keyif, bu huzur, bu mutluluk İstanbul’a değil, İmamoğlu ve bir avuç mutlu azınlığa yansıyor. Ekrem İmamoğlu matematiği böyle bir şey. Yani matematik hesaba girdiği zaman bile işin içinden çıkamayan bocalayan hep sayılarla insanların bir vaat verip kandıran ama iş icraata geldiği zaman da yapmıyor. Biz yani şimdi İmamoğlu’na beş yılın sonunda ya kardeşim niye kentsel dönüşüm yapmadın diye soru sorun vereceği cevap şu. Mazotun litresi kaç lira? diyeceği şey bu yani. O yüzden ondan hizmet beklemek aklı selim insanların işi değil. Derler ya aynısı işte lafa bakılmaz diye. Beş yılda ne yapmış ki sonraki beş yılda ne yapacak yani? Yani Ekrem İmamoğlu’nun bir karnesi var zayıflarla dolu kırıklarla dolu. Bir beş yıllık karnesi var.

Eski projelerin üstüne yattı

İstanbul böyle ihmal edile edile böyle gidecek sonunda bir mana artacak. Hâlâ Kadir Topbaş’ın ve AK Parti’nin sermayesiyle orada duruyor sokağa çıkıyor. Hâlâ kafasını kaldırdığı her yerde AK Parti’nin de Kadir Topbaş’ın eserleri var. Zaten onların öldükçe o dev eserler bir şey yapamayacağını bildiği için ‘Çene Belediyeciliği’ yapıyor. Yani lafla peynir gemisini yürütmeye çalışıyor ama yürümüyor. Megakent İstanbul her gün aksıyor. Kentin neresine bakarsan bak Ekrem iş bilmezliği acizliği ortaya çıkıyor. İmamoğlu kenti dönüştürmüyor adeta kentle dövüşüyor.”

Yorumlara Git

Dünyanın en güvenli ve en tehlikeli ülkeleri! Türkiye'nin yeri dikkat çekti

Lübnan'da patlatılan telsizlerde 'Japonya' detayı

Belli oldu: Türkiye için büyük tehlike artık orada: A Milli Futbol Takımı’nın FIFA sıralaması belli oldu

Türkiye'de ilk defa o ilimizde üretiliyor! Tamamen yerli ve milli imalat: Avrupa'da 3 firmadan biriyiz

Korkutan Covid-19 uyarısı