Tarım ilaçları, hayatımıza ne kadar müdahale ettiğinin farkında bile değiliz. Türkiye'deki organi ksertifikalılar hariç meyve-sebzelerin tamamnında var! Bu kimyasal zehirler, sadece toprakta değil, sağlığımızda da derin izler bırakıyor. Ve evet, Tarım ilaçları, başta çocuklarda lösemi olmak üzere, yetişkinlerde meme kanseri ve kolon kanseri gibi korkunç hastalıkların temel sebeplerinden biridir!

Öncelikle çocuklarımıza yapılan bu zulmü unutmayalım. Tarım ilaçları, her yıl milyonlarca tonla ekinlerimize serpiştiriliyor. Bu ilaçların zararlı etkileri, sadece tarım alanlarıyla sınırlı kalmıyor. Bu zehirli kimyasallar, rüzgarla taşınarak, okullara, evlere, hatta parklara kadar yayılıyor. Çocuklar ise savunmasız bedenleriyle bu kimyasallara maruz kalıyorlar. Ve sonuç? Lösemi gibi kanser türlerinin artışı! Birçok bilimsel araştırma, çocukların bu zararlı maddelere maruz kalmasının, kanser riskini ciddi şekilde artırdığını ortaya koyuyor. Çocuklarımız bu konuda başta gelen kurbanlardır.

Yetişkinlerde ise durum daha da korkutucu. Tarım ilaçları, yalnızca ekinlere değil, vücudumuza da zarar veriyor. Kimyasal maddeler, yiyeceklerle vücudumuza giriyor, tümörlerin büyümesine neden olabiliyor. Özellikle meme kanseri ve kolon kanseri, bu kimyasalların etkisiyle giderek yaygınlaşıyor. Araştırmalar, tarım ilaçlarının hormon sistemini bozarak, kanser hücrelerinin büyümesine yol açtığını kanıtlıyor. Hangi akılla, hangi vicdanla, insanlarımıza bu kimyasalları daha fazla dayatıyoruz?

Bu durumun sorumlusu kim? Kimse kendini temize çıkarmasın! Tarım ilaçları üreticileri, bu zehirli maddeleri sattıkları sürece; devletler, bu duruma göz yumarak onlara izin verdikçe, milyonlarca insanın hayatı tehlikeye atılmaktadır. Ne yazık ki, bu kimyasal maddeler, hızla ilerleyen ve ölümcül hastalıkların tetikleyicisi haline geliyor. Çocuklarımız, annelerimiz, babalarımız, bizler hepimiz bu tehlikenin içinde yaşıyoruz.

Artık bu duruma dur demeliyiz! Tarımda kullanılan kimyasalların yasaklanması, daha güvenli ve organik alternatiflerin teşvik edilmesi, sağlık politikalarının öncelikli hale getirilmesi gerekir. Bunu sadece "daha sağlıklı bir yaşam" diye değil, canlarımızı korumak adına yapmalıyız. Bu zehirli kimyasalların, insan sağlığına verdiği zararın büyüklüğü tartışılmaz. Kendi geleceğimizi karartmadan, sesimizi yükseltmeliyiz!

Tarım ilaçları konusunda bir an önce adım atılmazsa, sadece şu anki nesil değil, gelecek nesiller de bedel ödeyecek. Tarım ilaçları, sadece bir sektörün değil, tüm insanlığın sorunudur. Çocuklarımızın lösemiye, yetişkinlerimizin ise kanserle savaşa girme hakkı yok. Buna dur demek, hepimizin sorumluluğudur!