Moskova merkezli basın kuruluşu Izvestia'da yer alan yazıda, Türkiye’nin Suriye’deki etkisinin gitgide artması ve ABD ile İsrail'in bölgedeki bu yeni duruma ilişkin tutumları ele alındı. Söz konusu yazıda, "Ankara, Suriye’de Moskova ve Tahran’ın sahip olduğu konumu alarak bölgedeki ana aktör olmayı hedefliyor. Ancak, ABD ve İsrail, Suriye’nin Türkiye için stratejik bir kaleye dönüşmesini engellemeye kararlı" ifadeleri kullanıldı.

İsrail’in bu bölgeleri terk etme olasılığı ise belirsiz

Rus basınında çıkan yazıda, Ortadoğu uzmanı Andrey Ontikov, konuya ilişkin bir değerlendirmede bulunarak "Türkler, Şam’a kendilerine sadık grupları yerleştirmeyi başardı. Katar da bu durumdan fayda sağlayabilecek ülkelerden biri, çünkü Katar’dan Türkiye’ye ve Avrupa’ya Suriye üzerinden bir doğalgaz boru hattı inşa edilmesinin yeniden gündeme gelmesinden bahsediliyor. Diğer taraftan, İsrail ise Suriye’deki işgal alanını genişletiyor. İsrail’in bu bölgeleri terk etme olasılığı ise belirsiz. İsrailliler oraya terk etmek için girmediler..." ifadelerini kullandı.

Rusya için yenilgi değil

Rusya Bilimler Akademisi Sosyal Bilimler Enstitüsü Ortadoğu Bölümü araştırmacısı Alina Sbitneva ise, Türkiye’nin Suriye’de kendisini sağlam bir biçimde konumlandırdığını ileterek Ankara’nın, Suriye’deki yeni güç odaklarıyla aktif olarak ilişkiler kurduğunu, bu bağların bir süre önce kurulmuş olmasına rağmen güçlendirildiğini kaydetti.

Sbitneva, "Rusya, bölgeye çok fazla yatırım yaptı ve burayı kolayca başka birine bırakmaya niyeti yok. Başkan Vladimir Putin, geçen hafta yaptığı açıklamada Beşar Esad’ın düşüşünün Rusya için bir yenilgi anlamına gelmediğini, çünkü Rusya’nın daha önemli stratejik hedefleri olduğunu ve [Suriye'deki] Rus askeri üslerinin varlığının da bunun bir kanıtı olduğunu söyledi." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye için daha büyük bir sorun

Sbitneva, Türkiye için asıl sorunun Rus üsleri değil, ABD politikaları ve Washington’un aktif müttefiki olan İsrail olduğunu ifade ederken İsrail’in Suriye’de geniş topraklar üzerinde hak iddia ettiğini söyledi ve bu durumun Türkiye için daha büyük bir sorun teşkil ettiğini kaydetti.