Özgür Çelik, kamuoyunda geniş yankı uyandıran valiz görüntüleri hakkında, "Bu valizlerin içinde sinyal kesiciler, yani jammer cihazları bulunuyor," dedi. Çelik, İmamoğlu’na yönelik olası bir suikast girişimine karşı alınan güvenlik önlemleri çerçevesinde bu jammer cihazlarının taşındığını, cihazların her birinin yaklaşık 25 kilo ağırlığında olduğunu ve koruma ekipleri tarafından valizlerle taşındığını belirtti. Çelik ayrıca, Ekrem İmamoğlu'nun resmi olarak özel koruma kararı altında olduğunu da hatırlattı.

Ancak açıklamalar kamuoyunun kafasındaki soru işaretlerini gidermeye yetmedi.
İddialara göre, valizlerde yüklü miktarda para taşındığı iddiası bir anda 'suikast önlemi' söylemine evrilince, İBB yönetimi ve CHP İstanbul İl Örgütü, eleştirilerin odağına yerleşti. Özellikle "İki adet jammer neden gerekliydi?" ve "İmamoğlu’nun koruması otel kameralarını neden kapattı?" gibi sorulara doyurucu bir cevap verilememesi, tartışmaları daha da büyüttü.

Güvenlik ekibinin otel güvenlik kameralarını geçici süreyle devre dışı bırakması, olayın üzerindeki şüpheleri artırdı. Kamuoyunda, "Eğer her şey resmi ve güvenlik amaçlı ise neden gizlilik içinde hareket edildi?" soruları gündemdeki yerini koruyor.

Operasyonun ilerleyen günlerinde yeni belgeler ve görüntüler ortaya çıktıkça, CHP'li yetkililerin açıklamalarıyla kamuoyunu ikna edip edemeyecekleri merak konusu.
Şu an için tek kesin olan şey ise, olay büyüdükçe CHP yönetiminin içine düştüğü sıkıntının daha da derinleştiği.