Gündem
İBB borsasını kuran da CHP
İBB’deki yolsuzluk soruşturmalarını sulandırmak için partisinin içinden gelen itirafları, şikayet ve belgeleri görmezden gelerek, iktidarı suçlayan CHP’nin emanetçi Genel Başkanı Özgür Özel, son olarak; “İBB borsası kurulmuş” diyerek, avukat ve savcıları hedef gösterdi. Özel’in bahsettiği avukat ise İBB Bilgi İşlem eski Müdürü Naim Erol Özgüner’in avukatı çıktı. Yolsuzluk yapanın da, şikayet edenin de, borsa kuranın da CHP’li çıkması Özel’i açığa düşürdü.
SEBAHATTİN AYAN İSTANBUL
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yargıyı kullanarak muhalefeti susturduğunu iddia eden CHP’liler, kendi başkanlarının yaptığı yolsuzluklarla çelişkiler içinde yüzüyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne başlatılan yolsuzluk soruşturmaları kapsamında tutuklanan Ekrem İmamoğlu’nun cumhurbaşkanı adayı olduğu için tutuklandığını iddia eden, soruşturmada isimsiz itirafçılar ve suç duyuruları var algısı oluşturarak yürütülen soruşturmayı zan altında bırakarak CHP’li başkanları kurtarmak için her yolu deneyen Özgür Özel’in algı operasyonları bir bir elinde patlıyor. ‘Millet İradesine Sahip Çıkıyor’ mitinginin Tuzla ayağında konuşan CHP’nin emanetçi başkanı Özel, son olarak yolsuzluğa bulaşanların kurtulması için borsa kurulduğunu söylerken söz konusu avukatın ise İBB Bilgi İşlem eski Müdürü Naim Erol Özgüner’in avukatı olduğu ortaya çıktı. Konuyu gazetemize değerlendiren uzmanlar, Özel’in operasyonlarının elinde patladığını, yolsuzluğun bir kez daha tescillendiğini vurguladı.
SÜRECİ KARARTMAYA ÇALIŞIYOR
Konuyla ilgili gazetemize konuşan AK Parti Erzurum Eski Milletvekili İbrahim Aydemir, “Özgür Özel süreci karartmaya çalışıyor. Aslında yaptığı tam olarak bu. Eğer elinde bir belge varsa, bunu kamuoyuyla paylaşmalıdır. ‘Böyle bir şey var’ deyip yürütülen soruşturmaların önünü kesmeye çalışmak; orada görev yapan hâkimleri, savcıları lekelemeye kalkmak demektir. Bu insanlar kamu görevi yapıyor. Belge sunmadan onları itham etmek, doğrudan çamur atmak anlamına gelir. Aylardır konuşuyor ama ortaya tek bir somut belge bile koymuyor. Üstelik söyledikleri de genellikle kendi aleyhine sonuç veriyor. Bakın, son örneği bir avukatla ilgili. Meğer bu kişi, İmamoğlu’nun atadığı müdürün avukatıymış. Rezalete bakar mısınız? Sadece ezbere konuşuyorlar. Günü kurtarmak, karşı tarafa çamur atmak ve kendi tabanlarına ‘biz haklıyız’ görüntüsü vermek dışında hiçbir amaçları yok. Bu çabayı milletimiz görüyor ve bu tür oyunlara da aldanmaz” ifadelerini kullandı.
CHP ZİHNİYETİ HALKLA BARIŞIK DEĞİL
Özgür Özel’in tavırlarının CHP’nin arka planda yatan fikir ve zihin dünyasını yansıttığını belirten Aydemir, “Genel Başkan’ın devlet tarafından görevlendirilen bir koruması, miting otobüsünün üzerinde, binlerce insanın önünde onur kırıcı ve hakaretamiz bir ifadeye maruz kaldı. Bu çok utanç verici bir durum. Bu, eğer bu insanlar bir gün devletin başına geçerse, nasıl davranacaklarının da açık bir göstergesidir. Bu tavır, sadece muhaliflere değil, kendi partililerine bile nasıl yaklaşacaklarını gösteriyor. Eğer bir kişi onlara biat etmez, teslim olmazsa, ona da hayat hakkı tanımazlar. Bu anlayışın bir uzantısıdır. Hatta en nihayetinde, içlerinden itirafçı olanlara bile linç kampanyası başlattılar. Bu zihniyetin nasıl bir yolda ilerlediğini artık herkes görüyor” şeklinde konuştu.
ÖZEL’İN ÇIKIŞLARI KENDİ REKLAMI İÇİN
Özgür Özel’in CHP’lilerin şikâyetleriyle başlayan operasyonları başkasına yıkma çabasında olduğunu ve bunu da kendi reklam çalışması için yaptığını aktaran Demokratlar Platformu Genel Sekreteri Av. Yurdal Kılıçer, “Cumhuriyet tarihinin ilk ve en büyük örgütlü yolsuzluk iddialarını üzerinde taşıyan biriyle ilgili çok sayıda itirafçı, şikayetçi, tanık ve gönüllü beyan sahibi kişi ortaya çıktı. Üstelik bu kişilerin tamamına yakını CHP’li. Soruşturmalara ilk adımı atanlar, dosyalara delil ve belge sunanlar da yine CHP’liler. Tüm bunlara rağmen Özgür Özel’in hâlâ bu süreci sulandırmaya çalışması, adeta çırpındıkça daha da batağa saplanan bir profili yansıtıyor. Her söylediği, her attığı taş dönüp dolaşıp bir başka CHP’liye çarpıyor. Bu durum trajikomik bir hâle geldi. Özgür Özel bu ciddi meseleler üzerinden kendi PR çalışmasını yürütüyor. Herkesin bildiği gibi, Ekrem İmamoğlu hakkında bu yolsuzluk iddiaları ve soruşturmalar başlamadan önce Özgür Özel, kamuoyunun gözünde İmamoğlu’nun kuklasıydı, bir emanetçisiydi. Ancak İmamoğlu tutuklandıktan sonra oluşan mağduriyet atmosferini kullanarak kendisine CHP Genel Başkanlığı koltuğunda yer edinmeye çalıştı. Bu operasyonun da bu amaca hizmet ettiğini düşünüyorum. Şimdi Ekrem İmamoğlu’nun adını kullanarak hem partideki konumunu güçlendirmeye çalışıyor hem de kamuoyunda görünür olmaya devam ediyor. Ancak bu söylemlerin, hukuki sürece hiçbir etkisi yok. Buradan bir çıkar beklentisi olmadan bu tür bir tavır sergilenmez. Bana göre Özel, bu çıkışları sadece kendini gündemde tutmak için yapıyor. Ancak tüm bunlara rağmen CHP Genel Başkanlığı koltuğunu doldurabilmiş değil. Eğer ortada bir ‘borsa’ varsa, bu borsa CHP’lilerin birbirini ihbar etme borsasıdır. Parti içindeki yolsuzluk ve usulsüzlük iddialarında kim daha hızlı davranıp savcılığa şikâyet ederse, onun daha fazla görünür olduğu bir yarış var. Cumhuriyet tarihinin en büyük örgütlü yolsuzluk iddialarından biriyle karşı karşıyayız ve bu sadece sözle, polemikle gölgelenemez. Özgür Özel ve ekibi ise bu iddialara karşı hukuki ve mantıklı bir savunma yapmak yerine, meseleyi polemiklerle sulandırmaya çalışıyor. Ancak bu tutum, bir suçluluk psikolojisinin dışavurumudur” ifadelerini kullandı.