Türkiye'nin elektrik kurulu gücü, eylül ayında 121 bin 418 megavat olarak gerçekleşti.
Elektrik kurulu gücünde artış devam ederken, yenilenebilir enerjinin kurulu güç içindeki payı da yükselmeyi sürdürdü. Toplam elektrik kurulu gücünün yüzde 61,6'sına karşılık gelen 74 bin 746 megavatlık kısmını yenilenebilir enerji oluşturdu. Rüzgâr ve güneş kurulu gücü toplamı 38 bin 363 megavatı bulurken, bu iki kaynağın kurulu güç içindeki toplam payı ise yüzde 31,6 olarak kayıtlara geçti.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, yaptığı açıklamada elektrik üretiminde sadece güneşin payının yüzde 19,9 olduğuna dikkat çekerek, "Başka bir deyişle toplam kurulu gücün 5'te 1'i güneşten. Rüzgârı da eklediğimizde toplam kurulu gücün yüzde 31,6'sının bu iki kaynağa dayalı olduğunu görüyoruz" dedi.
YERLİ KAYNAKLARIN KURULU GÜÇ İÇİNDEKİ PAYI YÜZDE 71
Eylül sonu itibarıyla toplam kurulu güç içinde yerli kaynakların payının yüzde 71 ile rekor kırdığını belirten Bakan Bayraktar, kurulu gücün 86 bin 219 megavatının yerli kaynaklardan oluştuğunu ifade etti.
Türkiye'deki tüm hanelerin yıllık elektrik ihtiyacının sadece rüzgâr ve güneş santrallerinden üretilen elektrikle karşılandığını hatırlatan Bakan Bayraktar, "Yaptığımız hamlelerle hem elektrik sektörümüzü geliştiriyor hem de büyük bir dönüşüme imza atıyoruz. Yenilenebilir enerjide 2002'de 12 bin megavat olan kurulu gücü, bugün yaklaşık 75 bin megavat seviyesine getirdik. Türkiye bu sayede yenilenebilir enerji alanında dünyada 11'inci, Avrupa'da ise 5'inci sıraya çıktı. Rüzgâr ve güneşte 38 bin megavatı aşan kurulu gücümüzü gelecek 10 yılda 120 bin megavata çıkarmayı hedefliyoruz.Yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarına yaptığımız yatırımlarla enerji bağımsızlığımızı güçlendiriyoruz. Bu oran, Türkiye’nin enerji ithalatına olan bağımlılığını azaltma hedefinde önemli bir kilometre taşıdır" açıklamasında bulundu.
Yenilenebilir Enerjide 2002’den Bugüne Büyük Dönüşüm
Türkiye, yenilenebilir enerji alanında son 23 yılda büyük bir dönüşüm gerçekleştirdi. 2002 yılında yalnızca 12 bin megavat olan yenilenebilir enerji kurulu gücü, 2025 itibarıyla yaklaşık 75 bin megavat seviyesine ulaştı. Bu sıçrama, Yenilenebilir Enerji Kaynaklarını Destekleme Mekanizması (YEKDEM) gibi teşvik programları, özel sektör yatırımları ve kamu politikalarının etkisiyle gerçekleşti. Türkiye, bu sayede yenilenebilir enerji kurulu gücünde dünyada 11’inci, Avrupa’da ise 5’inci sıraya yükseldi. Karşılaştırmalı olarak, Almanya (yaklaşık 150 bin MW) ve İspanya (yaklaşık 70 bin MW) gibi Avrupa liderleriyle yarışan Türkiye, özellikle güneş ve rüzgâr enerjisinde dikkat çekici bir büyüme sergiliyor.
Yenilenebilir Enerji Türlerinin Dağılımı
Yenilenebilir enerji kaynakları içinde hidroelektrik, rüzgâr ve güneş enerjisi öne çıkıyor. Toplam yenilenebilir enerji kurulu gücünün yaklaşık yüzde 40’ı hidroelektrik, yüzde 31’i rüzgâr ve güneş, kalan kısmı ise jeotermal ve biyokütle kaynaklarından oluşuyor. Özellikle Ege ve Akdeniz bölgelerinde yoğunlaşan rüzgâr ve güneş santralleri, Türkiye’nin coğrafi avantajlarını etkin bir şekilde kullanıyor. Örneğin, Konya’daki Karapınar Güneş Enerji Santrali, 1.300 megavatlık kapasitesiyle Avrupa’nın en büyük güneş santrallerinden biri konumunda.
Ekonomik ve Çevresel Katkılar
Yenilenebilir enerji kaynaklarının artışı, Türkiye’nin enerji ithalatına bağımlılığını azaltarak ekonomik faydalar sağlıyor. 2024 yılında yenilenebilir enerji sayesinde enerji ithalatı tasarrufu sağlanan miktarın yaklaşık 10 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor. Ayrıca, 74 bin 746 megavatlık yenilenebilir enerji kapasitesi, hava kirliliğini de önlüyor ve yıllık yaklaşık 100 milyon ton karbon dioksit (CO2) emisyonunun önlenmesine katkı sağlıyor. Bu, Türkiye’nin Paris İklim Anlaşması ve Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı hedefleriyle uyumlu bir şekilde ilerlediğini gösteriyor.
Gelecek Hedefleri ve Teknolojik Gelişmeler
Bakan Bayraktar, Türkiye’nin yenilenebilir enerji hedeflerini daha da ileriye taşımayı planladıklarını belirtti: “Rüzgâr ve güneş enerjisinde 38 bin megavatı aşan kurulu gücümüzü, önümüzdeki 10 yılda 120 bin megavata çıkarmayı hedefliyoruz. Bu hedef, yeni nesil teknolojiler, batarya depolama sistemleri ve offshore (deniz üstü) rüzgâr santralleriyle desteklenecek.”
Ayrıca, Türkiye’nin yenilenebilir enerji alanında yapay zeka destekli enerji yönetim sistemleri ve akıllı şebekeler gibi yenilikçi teknolojilere yatırım yaptığına dikkat çekildi.
Bölgesel Dağılım ve Öne Çıkan Projeler
Türkiye’de rüzgâr enerjisi yatırımları özellikle Ege Bölgesi’nde (İzmir, Balıkesir) yoğunlaşırken, güneş enerjisi santralleri İç Anadolu (Konya, Karaman) ve Güneydoğu Anadolu (Şanlıurfa) bölgelerinde öne çıkıyor. Örnek projeler arasında, Çanakkale’deki 1.200 megavatlık rüzgâr santralleri ve Şanlıurfa’daki büyük ölçekli güneş enerjisi tesisleri yer alıyor. Bu projeler, yerel istihdamı artırırken bölgelerdeki enerji altyapısını da güçlendiriyor.
Küresel Perspektif ve Türkiye’nin Konumu
Türkiye, yenilenebilir enerji kapasitesinde Çin, ABD ve Almanya gibi lider ülkelerle kıyaslandığında önemli bir konuma sahip. Küresel yenilenebilir enerji kurulu gücü 2024 sonu itibarıyla yaklaşık 3.700 gigavata ulaşırken, Türkiye’nin bu alandaki payı dünya sıralamasında yüzde 2’yi aşıyor. Avrupa’da ise İspanya, İtalya ve Fransa’yı geride bırakan Türkiye, Almanya ve Birleşik Krallık ile rekabet ediyor. Bakan Bayraktar, “Türkiye, yenilenebilir enerji yatırımlarıyla sadece bölgesel bir lider değil, aynı zamanda küresel bir oyuncu olma yolunda hızla ilerliyor” dedi.