AKİT MENÜ

Gündem

Türk ve İslam düşmanlığı yeniden hortlatılmak isteniyor Karadağ olaylarının perde arkası ve tarihi gerçekler…

Balkanlarda Türk ve İslam düşmanlığı yeniden hortlatılıyor! Karadağ’da yaşanan üzücü olayların tarihi kökleri ve perde arkası, Yeniakit yazarı Mehmet Koçak köşe yazısında gözler önüne serildi.

Haber Merkezi
Güncelleme Tarihi:

Karadağ olaylarının perde arkası ve tarihi gerçekler…

 MEHMET KOÇAK 

Balkanlarda tarihin derinliklerinden gelen Sırpların öncülük ettiği, Karadağlıların da kullanıldığı Türk ve İslam düşmanlığı yeniden hortlatılmak isteniyor.

Karadağ’da 25 Ekim gecesi bir Karadağ vatandaşının, bir grup Türkle atışması sonrası bıçakla yaralanmasıyla şiddet olayları patlak verdi.

Halen 13 bin Türk vatandaşının yaşamakta olduğu Karadağ’da geçerli oturum belgeleri olmadığı tespit edilen 45 Türk ve Azerbaycan vatandaşının da gözaltında olduğu duyuruldu.

Kışkırtmalarla sokaklarda Türk karşıtı gösteriler nedeniyle Cumhurbaşkanı Jakov Milatovic sükunet çağrısı yaparken, Karadağ Başbakanı Milojko Spajić “acil bir prosedürle” Türk vatandaşlarına yönelik vize serbestisinin “geçici olarak askıya alınması” konusunda karar alacaklarını duyurmasıyla gösteriler sonlandırıldı.

Ancak, ırkçı bir grup Karadağlı, Türk iş yerlerine saldırlar düzenleyerek, zarar verdiği ve Türkler aleyhinde sloganlar atması Karadağ’da yaşayan Türkleri endişelendirmiş oldu.

Yaşanan üzücü gelişmelerin kısa özeti böyle!

Bu gibi münferit olaylar her ülkede yaşanabilir iken ve henüz suçlular hakkında bir mahkeme kararı yokken, “Türkler Balkanları yeniden işgal ediyor”, “Türkler dışarı” sloganlarıyla halkı provoke eden gizli bir kışkırtma olduğu açıktır.

Türkler Karadağ’a neden ilgi duyuyor…

Son yıllarda ilginç bir şekilde Türklerin Karadağ’a ilgi duymaya başladığı bir gerçek.

Özellikle son 2-3 yılda Budva, Kotor ve Perast şehirleri başta olmak üzere Karadağ’ın birçok şehrinde Türklerin açtığı iş yerlerindeki artış dikkat çekmektedir.

Bu ilginin asıl sebebi ise yakın zamanda Avrupa Birliği’ne gireceği iddia edilen Karadağ’ın yatırımcılara vatandaşlık vereceği palavrasıdır. 

Ancak, AB’nin ise Karadağ ile ilgili ne bir planı ne de böyle bir çalışması var.

Bu hayal uğruna ülkede yatırım yapanların yanında Türkiye’den bazı kriminal tiplerin de bu ülkeye geldiğini, çeşitli olaylara karıştığına dair haberler de söz konusudur.

Türk düşmanlığının tarihi kökleri

Türklerin Karadağ’a akın etmelerinden memnun olan Karadağlılar olduğu kadar rahatsız olanlar da vardır. (bilhassa Karadağlı Sırplar).

Ayrıca bugün, Karadağ’da yaşanan üzücü olayları Türk düşmanı Sırp ırkçıların yanında bazı Türk karşıtı güçlerin ve örgütlerin de gizli faaliyetlerle kışkırttığı bir gerçektir.

Sırpların tamamını suçlamak elbette doğru değil.

Tarihi kin ve nefret güden ırkçıların yanında, ideolojik bakış açısından sıyrılarak insani değerleri önceleyen Sırpları tenzih ederim, fakat Sırpların ve bilhassa Bosnalı ve Hırvatistan ile Karadağlı Sırpların birçoğu şovenist ve ırkçı olduğu ise bir diğer gerçektir.

Irkçı Sırplar, Balkanlarda kendileri dışındaki etnik kökenlileri ve özellikle de Müslüman Boşnakları düşman görürler. Bosna ve Balkanlarda yaşayan Müslüman Boşnakların da çoğunluğu aynı şekilde şovenist ve ırkçı Sırpları sevmez. 

Çünkü Yugoslavya iç savaşı sırasında Bosna Hersek’i yakıp yıkan, Müslümanların mallarını yağmalayan ve çeşitli zorbalıklarla topraklarının önemli bir kesimini işgal eden, kadınlar, yaşlılar ve çocukların çoğunlukta olduğu her yaştan savunmasız Müslümanı katleden Sırp Çetniklerdi.

Kadınlar ve genç kızlara yönelik tecavüz gibi çirkefliklerin yaşandığı Bosna’da ikinci dünya savaşından sonra Avrupa kıtasındaki en büyük soykırımı, Srebrenica kasabasında ırkçı Sırplar gerçekleştirmişti.

Bunun asıl sebebi ise Müslüman Boşnakları Türk olarak görmeleridir.

 

Karadağ’da bugünlerde yaşanan olumsuz gelişmeler, hiç şüphesiz komünist Yugoslavya döneminde Osmanlılar yani biz Türkler aleyhinde yazılan yalan yanlış bilgilerle dolu kitapların da etkisi büyüktür.

Bugün Karadağ’daki olaylar ve Balkanlardaki Türk karşıtlığı; Türkler ve İslamiyet aleyhinde bilinen en karalayıcı ve provokatif kitaplardan olan “Dağ Çelengi” adlı kitabın müellifi olan Karadağ’ın 1830-51 yılları arasındaki prens piskoposu Nyegoş’ın ektiği kin ve nefret tohumlarının bir sonucudur.

Bu tarihi gerçekler bilinmeden bugün yaşanan üzücü olayların asıl sebebi anlaşılamaz.

 ... YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYIN... 

Yorumlara Git

İsrail'in ABD Büyükelçisi: 'Erdoğan İsrail'e karşı tavrı düşmanca ve kavgacı'! Siyonist köpeği İsrail’den havladı

‘Yuvamız Kastamonu’ dediler belediyeye yuvalandılar!

Konut seferberliği hız kesmiyor! Bakan Kurum’dan dev açıklama

TOKİ 500 bin konut projesinde kritik değişiklik! Başvuru artık caiz olacak

İstanbul’da iddianame şoke etti! Kreş yapımı bahane, milyonluk rüşvet şahane!