CAHİT İKBAL / ANKARA - Batı’daki İslam karşıtlığının tezahürü olan saldırılar artarken, Batı dünyasını çok iyi bilen parlamenterlerden Kayseri Milletvekili Prof. Dr. Pelin Gündeş Bakır’dan ilginç tespitler geldi.

İki sene Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi üyeliği yapan ve şu anda da Avrupa Birliği Türkiye Karma Parlamento Komisyonu üyesi olarak görev yapmakta olan AK Parti Kayseri Milletvekili Pelin Gündeş Bakır, Batı’da şiddetini arttıran “Müslümanlara ve camilere saldırıları” değerlendirirken dikkat çekici tespitlerde bulundu.

ANGLOSAKSON BEYAZLAR MÜSLÜMAN OLUYOR DA ONDAN

Yeni Akit’in sorularını cevaplandırırken Anglosakson Beyazlar içinde İslam’ı tercih edenlerin sayısındaki hızlı artışın “Batı”yı ve “Siyonistleri” ziyadesiyle rahatsız ettiğini vurgulayan Bakır, “İngiltere’de sonradan İslam’a geçen Beyaz Anglosaksonların sayısının 200 bini geçtiği belirtiliyor. Bunalımdaki batılı, İslam’ın gerçek yüzünü gördükçe, Kur’an-ı Kerim’i okudukça, Hazret-i Peygamber’in hayatını okudukça İslam’ı hedef alan karalama kampanyalarının ne kadar asılsız olduğunu fark ediyor. Özellikle genç beyaz Anglosaksonlar arasındaki İslam’a yöneliş bunları ve içerideki uzantılarını fena halde rahatsız etmiş durumda. İslam’a ve Müslümanlara saldırılarına her geçen gün arttırmaları büyük ölçüde bundan kaynaklanıyor. Batı’da Müslüman sayısı arttıkça, kendi evlatları İslam’ı tercih ettikçe medyalarındaki karalama kampanyalarının dozu artıyor, Müslümanlara, camilere yönelik saldırılarının dozu artıyor. Batı’da İslam’a yöneliş gittikçe hızlanıyor. Bizler, Müslümanlar olarak hal ve hareketlerimizle, İslam’ın emirlerine uygun hayat pratiklerimizle inşallah İslam’a yönelişin daha da artmasına vesile olacağız, olmalıyız”  dedi.

11 EYLÜL’DEN SONRA İSLAM’A YÖNELİŞ ARTTI

Batı ve Siyonist dünyanın 11 Eylül saldırılarından sonra İslam’ı ve Müslümanları karalamak için müthiş bir kampanya başlattığını hatırlatan Prof. Dr. Bakır, “Batılılar önce menfi değerlendirmelerle yaklaştılar meseleye. Müslümanlara karşı önyargıları vardı, Kur’an-ı Kerim’e karşı önyargıları vardı. Bu düşünce ve değerlendirmelerle İslam’ı incelemeye başladılar, Kur’an’ı daha yakından tanımaya çalıştılar. Yaklaştıkça gördüler ki, İslam karalama kampanyalarında anlatılan gibi değil. Mükemmel bir nizam.” diye konuştu.