Türkiye’nin desteğiyle vatanlarını Esed belasından kurtaran Suriyeliler, ülkelerinin yeniden imarı ve yapılanması için harıl harıl çalışmalarını sürdürüyor. Ülkenin kuzey ve doğusunda işgal ettikleri topraklardan çıkmamak için türlü yollarla zaman kazanmaya çalışan PKK/YPG terör unsurlarına yönelik harekat için hazırlıkların tamamlandığı belirtiliyor.

OPERASYONA HAZIRIZ

Akit’e son duruma ilişkin bilgi aktaran Suriye’deki Türkmen komutanlardan Muhammed Barbaros, şunları söyledi: “Suriye’de durum kontrolümüz altında. Bütün Suriyeliler ülkedeki yeni durumdan çok memnun. Askerlerimize büyük güven duyuyorlar. Bizler silahlı güçler olarak bütün ihtimallere hazırız. Biz daha fazla kan akıtmak istemiyoruz. Yeter ki ülkemizin toprak bütünlüğünü sağlayıp kalkınmaya başlayalım. Yeni yönetimin Lideri Sayın Ahmed eş-Şara PKK’ya silah bırakmaları konusunda uyarısını yaptı. Bir an önce silahlarını bırakıp ülke halkı arasında yerlerini alsınlar. Aksi takdirde büyük zarar görecekler. Operasyon için bütün hazırlıklarımız tamam. Biz nasıl arkasında Rusya’nın, İran’ın bulunduğu rejimi yıktıysak, PKK’lı teröristleri de yıkar geçeriz. Bizim için bütün insanların hayatı önemli. Kimse PKK’nın emperyalist kuklası olan elebaşlarına kulak asmasın. Onları kimse kurtaramaz. Elebaşları bu ülkeyi terk edip gidecek. Kalan bizim vatandaşlarımız ise silah bırakıp Suriye adaletine teslim olsun ve ülkemizin yeniden inşasına katılsın.”

YA TESLİM OLUN YA TERK EDİN!

Suriye Demokratik Türkmen Hareketi Başkanı Abdulkerim Aga da, şunları dile getirdi: “Yeni Hükümet, bütün insanlara merhametle yaklaşıyor. Şimdi öç alma zamanı değil. Yeniden inşa zamanı. Tabi ki katliamlardan, terörist eylemlerden sorumlu olanlar Suriye adaletine teslim olmak zorundadır. İleri gelen Kürt kardeşlerimizle temas halindeyiz. YPG saflarındaki Kürtleri ikna edip barış içinde yaşamak üzere görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Esed rejimi Fırat’ın doğusunu PKK/YPG’ye teslim etmişti. Onlar da durumdan yararlanarak bölgede kalış sürelerini uzatmaya çalışıyorlar. Ancak bu tamamen kanunsuzdur. YPG yıllar boyu Suriye halkının petrolünü, buğdayını, pamuğunu çalarak rejimle paylaştı. O bölgeyi işgal ederek insanlarımızı ezdiler. Zulmettiler. Rejimin zulmüne ortaklar. Köyleri haritadan sildiler. Irak’tan, İran’dan, Türkiye’den getirdikleri teröristlerle nüfus yapısını değiştirdiler. Orayı sözde Batı Kürdistan, Rojava diye uyduruk bir isimle sahiplenmeye çalıştılar. Köylerin, kasabaların adlarını değiştirdiler. Tarihte hiç olmayan uyduruk isimler koyarak sanki orası Kürt bölgesiymiş görüntüsü vermeye çalıştılar. Yalancı Batılı tarihçiler, yazarlar Asurileri, Sumerileri Kürt gibi gösterdiler. Deyrizzor’da hiçbir Kürt olmamasına rağmen ‘Zor Kilisesi’ diye adlandırıp sahip çıkmaya kalktılar. Hâlbuki Rakka ve Balih Nehri bölgesinin tümü Türkmen yurduydu. Rejim yıllar önce bölgenin Türkmen beyi Halaf İbrahim’in oğullarının hepsini cezaevine attı. Son 10 yılda da PKK/YPG aynı zulmü devam ettirdi. Bu kez Türkmenlerin yerlerine el koyup YPG’ye peşkeş çektiler. Dışarıdan getirilen teröristlere toprak dağıttılar. Kimsenin ölmesini, kan akmasını istemiyoruz. En kısa sürede Suriye’nin kuzeyi ve doğusundaki teröre bulaşmamış vatandaşlarımızla kucaklaşmak istiyoruz. PKK/YPG ve onların maşalarının bir an önce teslim olmalarını ya da ülkemizi terk etmelerini tavsiye ediyoruz.

YENİ DOĞAN BEBEKLERE TAYYİP İSMİ

Türkiye bizi Esed zulmünden kurtarıp 10 milyon Suriyeli sığınmacıya 10 yıl baktı. İş verdi, aş verdi. Biz bu alicenaplığı hiçbir zaman unutmayacağız. Başta Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere üzerimizde emeği bulunan herkese şükranlarımızı sunuyoruz. Suriye’de çocuklara en fazla konulan isimler arasında Recep Tayyip ismi bulunuyor. Nureddin Zengi, Tuğrul Bey, Alparslan, Cengiz Han, Batuhan, Fatih Sultan Mehmed, Attila, Oğuzhan gibi tarihteki büyük isimlere de büyük ilgi var Suriye’de. Yeni dönemde yeni Suriye’yi Türk iş adamlarıyla birlikte inşa edeceğiz. Yeni dönemde Türkiye bizim en büyük müttefikimiz ve destekçimiz olacaktır. Biz bunları hiçbir zaman unutmayacağız. Suriye’nin yeniden inşasında, ayağa kaldırılmasında Türk müteahhitlerine, Türk iş adamlarına ihtiyacımız var. Suriye’yi onlar inşa edecektir inşallah.”