Faruk Arslan  İstanbul 

Yuva yıkan 6284 sayılı kanunun oluşturduğu aile tahribatları, kamuoyunun ana gündem maddeleri arasında yer almaya devam ediyor... Birlik Vakfı’nın Fatih’teki İstanbul Şubesi’nde gerçekleştirilen “Aile Politikalarında Yasal Sorunlar” temalı panelde konuşan uzmanlar, 6284 sayılı kanunun çıktığı 2012 yılından bu yana kadına şiddet vakalarının arttığı, boşanmaların tarihin en yüksek seviyesine ulaştığı, evlenme oranlarının hızla düştüğüne değindiler.

Şiddetin şiddetini artırıyor!

Panelde konuşan yazarımız Prof. Dr. Sefa Saygılı, “6284 şiddetin şiddetini artırıyor. İstatiksel verilerle kadın cinayetlerinin 2011’den 2019 yılına dek her yıl artmış. 6284 bu haliyle en büyük zararı kadınlara veriyor” dedi. Aile politikalarında aile düşmanı feministlerin sözünün geçtiğini aktaran Sefa Saygılı, AK Parti iktidarının bir an önce bu yanlışa son vermesi gerektiğini sözlerine ekledi.

6284 Mor Çatı’nın sopası

Birlik Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Av. Ali Cahit Polat da, Mor Çatı Vakfı’nın feminist politikalarının oluşturduğu kadın-erkek problemlerinden bahsetti. Polat, hemen her uyuşmazlıkta uygulanan arabuluculuk sisteminin İstanbul Sözleşmesi dolayısıyla uzaklaştırma tedbirinin uygulandığı eşler arasında faaliyete geçirilemediğini bildirdi.

Rakamlar açıklansın

İstanbul Şehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mahmut Koca ise, Türkiye’nin ilk imzacıları arasında yer aldığı 2011 tarihli Avrupa Konseyi Sözleşmesi’nin hükümleri çerçevesinde ailelerde yaşanan sorunları hukuki perspektifle dile getirdi. Aile Bakanlığı’na çağrıda bulunan Koca, 6284 uyarınca uzaklaştırma tedbiri uygulanan eşler arasında yaşanan boşanmaların istatistik olarak açıklanması çağrısında bulundu.

Kadınlar kötüye kullanıyor

Emekli Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Mehtap Yılmaz da, şiddetin asla kabul edilebilir yanı olmadığını ancak 6284 sayılı Kadına Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un yürürlüğe girmesinden sonra şiddet vakalarının azalmadığını aksine artış trendine girdiğini vurguladı. Yılmaz, 6284’ün bazı kadınlar tarafından kötüye kullanılarak boşanma öncesinde maddi kazanımlar elde etme aracı olarak kullanılabildiğini hatırlattı.